2015/2016 Eğitim Öğretim Yılının ilk günündeyiz.

Taptaze bir yıl, taptaze umutlar, yepyeni heyecanlarla güzel bir seneye başlıyoruz. Tüm İMKB Nevzat Ayaz Fen Lisesi ekibine bu taptaze yılda huzurlu, motive, yoğunlaştırılmış bir bakışla, yeni bir solukla başarılı bir sezon diliyoruz.

Kuruluşundan bu yana başarılı sonuçlar almayı bir gelenek haline getirmiş bir kurumun bugünkü nöbetçileriyiz. Buradan ayrılacağımız güne kadar bize bırakılan geçmişi daha da geliştirip bizden sonraki nöbetçilere daha büyük başarı ve daha az sorun devretmeye, bizden sonrakilere sağlam ve oturmuş (istense bile başarısız olmayacak) bir sistem bırakmak, kişilere değil ekip ruhu ve sisteme dayalı bir başarı anlayışı tesis etmek hepimizin ilk hedefi olacaktır.

Bunu yapacak ekip okulumuzda mevcuttur. İlimiz şartlarında bir araya getirilmiş en başarılı ekiple çalıştığımıza tüm kalbimizle inanıyoruz.

Bu seçkin ekibimize emanet edilen öğrencilerimiz ise hiç abartısız hem ilimiz hem de ülkemizde bir araya getirilebilecek en iyi gruplardan bir tanesi olduğunu inkâr edemeyiz elbette.

Velilerimize bakacak olursak Türkiye şartlarında en ilgili ve en bilinçli veli profillerinden birisine sahibiz.

Fiziksel şartlarımız yönünden bakacak olursak olumsuz ya da yetersiz diyebileceğimiz konu sayımız başka okulların şartlarıyla kıyaslayacak olursak oldukça iyi sayabiliriz.

Geçmişi başarılarla dolu, ekibi, öğrencisi ve diğer şartları bu kadar iyi durumda olan okulumuza elbette ki başarı yakışacaktır.

Başarının ön şartları ekip ruhu, iyi bir odaklanma, sürekli öğrenme ve gelişim, yüksek moral, risklerin baştan iyi hesaplanması, güçlü bir planlama, plana sadık kalmakla birlikte gerektiğinde revizyon yapabilecek esneklik, kararlılık ve dayanışma sayılabilir.

Başarılı kurumlar ve başarısız kurumlar arasındaki en temel fark “öğrenmeye yatkınlıktır”. Öğrenmeğe yatkın olmayan hiçbir kurumun uzun vadeli başarılar kazanması mümkün değildir. “Öncelikleriniz kaderinizdir” der konunun uzmanları.

Bir kurumda başarıyı belirleyen kurumun öncelikleridir.
 

Öncelik imaj ise; gösterişli binalar, parlak sözler, uzun ve içi boş toplantılar, reklam şirketlerine verilen parlak siparişler bir süre insanları oyalayabilir. Aslında ise bu yalnızca cilâdır.

Aslolan içeriktir ve bu tip kurumlarda içerik boştur.

Lokal başarılar, gayretli öğrencilerin şahsi gayretleri ile gelen kısmi parlak sonuçlar gerçeği bir süreliğine gizleyebilir ama gerçek er geç ortaya çıkar.

Geçmişte dershanelerin, bazı özel liselerin bu amaçla yaptıkları imaj çalışmaları hepimizin zihnindedir. Zaten başarılı olan özel grupların başarılarıyla imaj kurarken kaybeden, başarısız olan öğrencilerden hiç bahsetmemeyi başarı yolu olarak gören bu bakışın sorunlarını o kaybed-il-en öğrencilere sormak gerek.

Öncelik başarı ise; “zincirin gücü en zayıf halkası kadardır” sözü ile hareket edersiniz. Grubunuzun tamamını kazanmağa ve yolda tutmağa çalışırsınız.

Unutmayın yolcularının yarısını yollarda kaybeden bir kervan, sürüsünün yarısını köye getirebilen bir çoban, kendisine emanet edilen sermayenin yarısını kaybeden bir tüccar, ordusunun yarısını pusularda yitiren bir komutan, filosunun yarısını batıran bir amiral başarısından dolayı tebrik edilmezler.

Atatürk’ün ifadesiyle “eğitimde fedâ edilecek fert yoktur”.

Eğitim ciddi ve uzun soluklu bir süreçtir. Bu uzun yolda her zaman standart bir yürüyüş mümkün olmayabilir. İnişler ve çıkışlar, hızlanmalar ve yavaşlamalar, tökezlemeler, düşmeler ve yeniden kalkışlar bu sürecin doğal parçalarıdır.

Bu durumun başarılı ya da başarısız kurumlar olmakla bir ilgisi de yoktur üstelik.

Bu her kurumun başına gelen ve gelebilecek durumlardır.

Peki, o zaman fark nereden kaynaklanır?

Fark; bu duruma verilen tepkide yatar.

Başarılı kurumlar olumsuzluklara karşı soğukkanlı kalabilir ve “şimdi ne yaparsak sorunu çözer ve yolumuza devam edebiliriz?” sorusuna cevap ararken ,

Başarısız kurumlar panikler, ekip birbirine düşerek sorumluluğu yıkabilecekleri bir günah keçisi aramaya koyulurlar. Çok değerli zaman bu çatışma arasında heba edilirken, ekip ruhu yok olur, huzur ve motivasyon buharlaşır.

Sonuç: pek çok bahanesi olan, üyeleri kabuklarına çekilmiş, iletişim kurmayan, küskün bir “başarısız kurum” ortaya çıkar.

2015/2016 eğitim yılında; güçlü, paylaşımcı, birlikte gelişen, performansı düşen arkadaşını terk etmek ya da suçlamak yerine yardım eden, başarısı düşen, arkada kalan öğrencisini yeniden yola sokan, sen ya da ben değil “biz” diyen, öğrenmeğe açık, kendisini ve ekip arkadaşlarını sürekli geliştirmeğe çalışan bir ekip olmalıyız.

Unutmamalıyız ki “Başarı bir ekip işidir”.

Hiç kimse bireysel olarak bir ekipten daha fazla başarı sağlayamaz.
Ekibin her parçası değerlidir. Hiçbir parça bütünden daha değerli olamaz.
Ekip bir makinadır.
Bir makinanın herhangi bir dişlisi ne makinadan değerlidir ne de o dişliyi gözden çıkararak makinayı çalıştırmak mümkün olabilir.
Makine her bir dişlisinin işini kusursuz yapması sayesinde iş üretebilir.

Ekip ve Biz şuuru ile hareket edebilen, hedefine odaklanmış, iyi organize olmuş mutlu bireylerden oluşan hiçbir grup başarısız olmaz. Bizim de hedefimizde bu kusursuz işleyişi oluşturmak ve hedefe doğru yürümek olacaktır.

Ekip anlayışımız:

“Biz bir aileyiz, biz büyük kocaman bir aileyiz.
Aramızda fedâ edeceğimiz tek bir fert dahi yoktur.
Ekip üyeleri olarak biz birbirimize karşı değil başka ekiplere karşı rekabet halindeyiz.
Bireysel üstünlük yarışına girmeyiz, ekip başarısı için çalışır ve elde ettiğimiz sonuçların mutluluğunu hep birlikte yaşarız.
Birbirimizin hatasını gördüğümüzde uyaracak ve hatayı düzeltmesi için gerekirse yardım edecek kadar birbirimizi sever, çıktığımız yolu kayıpsız tamamlaya çalışacak kadar “biz” ruhuna sahibiz.
İyi ve kötü günlerimizde birlikte hareket eden gerçek bir ekibiz biz.”
Şeklinde özetlenebilir.

Bu şuurla hareket eden bir ekip olduğumuz gün (-ki bu hedeften çok ta uzak sayılmayız) hedeflediğimiz güzel günler bizim olacaktır.

Yeni eğitim yılının hepimize bu güzel ortamı sağlamasını, hep birlikte bu huzur, mutluluk ve başarı ortamında yeni yeni hedeflere ulaşmamızı, bize emanet edilen sevgili öğrencilerimizi geleceğe en güzel şekilde hazırlayarak, başarılı, mutlu birer hayat kurmalarında katkı sunmamızı, ülkemizin geleceğini en iyi şekilde hazırlamamıza vesile olmasını diliyoruz.

Rehberlik Servisi